10 Kasım’a kadar devam edecek olan Kolokyumun açılışına; Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, ABB daire başkanları, TMMOB 2. Başkanı Selçuk Uluata, TMMOB Şehir Plancıları Odası Başkanı Gencay Serter, TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter Soy ve Türkiye’nin farklı illerinden gelen üniversite öğrencileri katıldı.

 YAVAŞ: “AYRIM YAPMADAN VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞTIK”

Kolokyumun açılışında konuşan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “8 Kasım Dünya Şehircilik Günü Kolokyumları, özellikle şehir ve bölge planlama meslek alanının gündeminde olan konuların tartışıldığı çok değerli bir organizasyondur. Bu buluşmalar, yerel yönetim uygulamalarından geleceğin şehirlerine, tarım politikalarından göç ve nüfus hareketlerine, kamusal hizmetlere erişimden iklim değişikliğine, afet önlemlerinden demokratik karar alma süreçlerine kadar çok kapsamlı konu başlıklarının ele alındığı bir etkinlik olması sebebiyle biz yerel yöneticiler için de çok kıymetlidir. Bu sebeple, 47.’si düzenlenen 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü Kolokyumu’nun düzenleyici ortak kuruluşu olmaktan ve sizlere ev sahipliği yapıyor olmaktan duyduğumuz mutluluğu da ayrıca vurgulamak istiyorum” dedi.

Konuşmasında ortak akıl vurgusu yapan Yavaş, “Bulunduğumuz mekânlar o kadar kıymetli ki Cumhuriyetimizin, kurtuluş ve kuruluş mücadelesi verildiği yerler… Bu mekânlar hepimiz için çok kıymetli ve korunması gereken mekânlar… Bugüne kadar toplum yararı, kamusal alanlarımızın korunması ve gelecek nesillerimize aktarılması için, ayrım yapmadan var gücümüzle çalıştık. Ranta, israfa, talana, kutuplaştırmaya, ayrışmaya dayalı yönetim anlayışını terk ederek; katılımcı, şeffaf bir yönetim anlayışını hayata geçirmeye çalıştık. Bu süre içerisinde,  Başkentimize faydası olacağını düşündüğümüz her bir adımında, işin uzmanlarına danışmaya, ortak akılla en doğru kararları hayata geçirmeye çalıştık. Türkiye’nin en katılımcı kent konseyi bugün Ankara’dadır” açıklamalarında bulunarak konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“Gelecekte yaşanabilecek gıda güvenliği sorunlarına şimdiden çare olmak adına kırsal kalkınmaya çok önem veriyor, yeşil alanlarımızın sayısını her geçen gün artırıyoruz. Türkiye’nin en büyük tarım kampüsü ve rekreasyon alanı BAKAP’ı geçtiğimiz ay Ankara’mıza kazandırdık; hem üretecek hem nefes alacağız. 27 yıl sonra kentimize kazandırdığımız Ata mirası Çubuk 1 Barajı Rekreasyon Alanı, Atatürk Orman Çiftliği Doğal Yaşam Parkı, Lodumlu Rekreasyon Alanı, Batıkent Rekreasyon Alanı, 30 Ağustos Zafer Parkı, Gazi Park gibi onlarca yeşil alanla, 25 yılda yapılan yeşil alan sayısını biz 5 yılda Ankara’mıza kazandırdık. Tüm bu çalışmaları yaparken ve kararlarımızı alırken meslek odalarımızla iletişim kanallarını, istişare kanallarını açık tuttuk. Bunu sürdürmeye de kararlıyız çünkü yerel yönetimlerin de meslek odalarının da temel derdinin kamu yararı olduğunun bilincindeyiz. Ortak amaç etrafında, bilimsel ve teknik bilgiyi halkımızın yararına kullanmak, politika ve uygulamalarımızı bu çerçevede sürdürmek için bir araya gelmeye, birlikte çalışmaya devam edeceğiz.”

 

“TEDBİR ALMAK ZORUNDAYIZ”

İklim krizinin yol açacağı sorunlara değinen Yavaş, şu açıklamalarda bulundu:

“Bugün, bu ortak çalışmaların anlamlı bir neticesi olan Kolokyum kapsamında bir arada olmayı bu yüzden de önemli buluyorum. Kolokyum programı süresince, tartışılacak konu başlıklarının zenginliği ve derinliği; verimli tartışmaların gerçekleşeceğinin işaretidir. Buradan dirençli kentler ve sünger kentlerle ilgili de görüşler olursa bunları da biz belediye olarak artık dünyanın gittiği yön bu taraf mutlaka tedbir almak zorundayız. İklim krizi nedeniyle de artık şehirde biz normal yağış beklemiyoruz. Her tarafı sel götürüyor. Bunun şu anki alt yapıyla kaldırma imkânı yok. Kentin hemen hemen bütün sularının aktığı tek yer Ankara Çayı… İklim planlamalarının içinde yeni bir Ankara Çayının da yapıp bunun bir barajda toplanmasını da hep birlikte düşünmemiz gerekir diye düşünüyorum. İklim krizinde orman yangınları ve kuraklık… Bundan sonraki planlamalarda bunların da çözümünün şimdiden ele alıp neler yapabileceğimize en azından bizden sonra gelen kuşaklara bir plan olarak sunmamız gerekiyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak, Kolokyum programı boyunca gerçekleşecek olan oturum, panel ve söyleşilerden istifade edeceğimizi belirtmek istiyorum.”

 

SERTER: “DESTEKLERİNİ ESİRGEMEYEN MANSUR YAVAŞ’A ŞÜKRANLARIMI SUNARIM”

Planlama konusunun önemine dikkat çeken TMMOB 2. Başkanı Selçuk Uluata, “Kentleşme planlama ve kalkınma konuları TMMOB olarak bizim ve bağlı odalarımızın kuruluşumuzdan itibaren en fazla önem verdiğimiz üzerinde en çok düşündüğümüz konuların başında geliyor. Cumhuriyetimizin ilk yüzyılında planlama fikrini ve kalkınma idealinin özel bir yeri bulunmaktadır. Bu önemli etkinliği düzenleyen değerli bilim insanlarına herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.

TMMOB Şehir Plancıları Odası Başkanı Gencay Serter de açılış konuşmasında şunları söyledi:

“Planlama en özgün meslek alanlarından birisi olarak öne çıkmaktadır. Zamansal akış içerisinde meydana gelen ani kırılmalar hem mekânsal kurguyu hem de yaşamın kendisine radikal biçimde değişime uğratmaktadır. İşte Cumhuriyet hem mekânı radikal biçimde dönüşüme uğratmış hem de yaşamın olağan alışıla gelmiş akışını değiştirmiştir. Bu anlamlı mekânda bizim bu kolokyumumuzu gerçekleştirmemize ev sahipliği yapan tüm olanakları odamıza sunan düzenleyici ortağımız olan Ankara Büyükşehir Belediyesine sonsuz teşekkür ederim. Bugüne kadar ihtiyacımız olan mekân dâhil birçok konuda desteklerini esirgemeyen ihtiyaç duyduğumuz her an nazik misafirperverlikleri ile bizlerle görüşen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a ve tüm mesai arkadaşlarına da buradan şükranlarımı sunarım.”

 SOY: “ANKARA’NIN MODERN TÜRKİYE’NİN İNŞASINA DAMGA VURDUĞU UNUTULMAMALIDIR”

Bilgi birikiminin şehir planlaması konusundaki önemini vurgulayan TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter Soy, “Ankara’nın ülkemizin idari ve yönetsel merkezi olarak çok büyük rol üstlendiğini modern Türkiye’nin inşasına damgasını vurduğu unutulmamalıdır. Korumaya çalıştığımız kentlere özgü değerlerde bilgi birikiminin yansımasıdır. Bilgi birikimi geleceğe ışık tutarak şehir planlamacılarının sorumluluklarını daha iyi anlamalarını ve daha iyi sonuçlar elde etmelerine yardımcı olacaktır” derken TMMOB Şehir Plancıları Odası Genel Sekreteri Ayhan Erdoğan ise, “Modern bir toplum ideali kuşkusuz ki yerel ve bölgesel ölçekte kentsel ve kırsal alanda mekânsal politikalar geliştirme hedefinden bağımsız ele alınamaz. Bu doğrultuda 100 yıllık cumhuriyetimiz erken döneminde planlı bir kalkınma modeli oluşturmuş ve önemli merkezi planlı kurumlarını yaratmıştır” dedi.